2008 krizi orta kademe yöneticilerin önemini artırdı. Yönetim danışmanı Güneş Ufuk’a göre, şirketler artık 5 liralarının 3 lirasını orta kademeyi geliştirmeye harcamaya başladı. 2008 yılında patlak veren küresel mali krizin faturasını ağırlıklı olarak CEO’lara çıkaran ABD’de hesaplaşma süreci hala devam ederken, tüm dünyada orta kademe yöneticilere yatırım yeniden gündeme geldi.
Şirketlere yönetim danışmanlığı hizmeti veren K2 Danışmanlık kurucusu Güneş Ufuk, bu yeni konjonktürde orta kademe yöneticilerin yeniden şirketlerin ‘gözbebeği’ haline geldiğini belirtti.
Ufuk, “ Özellikle lider ve lideri yakından takip eden büyük şirketler orta kademe yöneticilerinin gelişimine yeniden ağırlık vermeye başladı. Yapının iskeletini oluşturan bu kitlede en yeteneklilerin önünü açmak, gelişimlerini desteklemek kısaca onlara yatırım yapmak yeniden öncelik haline geldi” dedi.
Ufuk, başta bankacılık, ilaç ve hızlı tüketim ürünleri sektörleri olmak üzere tüm sektörlerde bundan 5 yıl öncesine göre orta kademe yöneticilerin eğitim ve gelişimine harcanan kaynağın hem nakit hem de vakit olarak artış gösterdiğini söyledi.
ŞİRKETİN OMURGASI
Ufuk, “Biz şirketlere eğer 5 liranız varsa, bunun 3 lirasını orta kademenin gelişimine harcayın diyoruz. Şirketlerden gelen talep de zaten bu yönde çünkü dünyadaki ekonomik yapı ve rekabet şartları artık bunu zorunlu kılıyor” dedi. Orta kademe yöneticilerinin üst düzey yönetici ile uzman olarak nitelendirilebilecek başlangıç seviyesi arasında köprü vazifesi gördüğünü, bu kademenin şirketler için oynadığı belirleyici rolle ilgili farkındalığın arttığını belirten Ufuk şöyle devam etti:
“Bugün gelinen noktada, şirketin omurgası olan bu kesimin kaybedilmemesi, doğru insanla yola devam etmek, iddialı şirketler için yeniden öncelik halini aldı.”
‘BASKIYA DAYANMAK İÇİN İYİ BİR SEBEP GEREK’
Şirketlerin geçmişe göre daha uzun vadeli büyüme planları yaptıklarını söyleyen Ufuk şöyle devam etti:
“Klasik yaklaşımla bir yandan orta düzey yöneticiye bu planlara sahip çık, yeni ve inovatif projeler üret öte yandan sahaya in ve günü kurtar, günlük rekabette ayakta dur deniyor. Orta düzey yöneticiler, bu baskıya dayanmak için iyi bir sebep arıyor. İyi bir geleceğin kendilerini beklediğini hissetmek istiyorlar.”